CAYIRHAN GURBETCİLER
CAYIRHAN GURBETCİLER
CAYIRHAN GURBETCİLER
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
CAYIRHAN FM AnasayfaLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 OSMANLI DEVLETİ DURAKLAMA DÖNEMİ

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Derdest
Admin
Derdest


Mesaj Sayısı : 382
Yaş : 35
Nerden : ankara
Kayıt tarihi : 01/02/09

OSMANLI DEVLETİ DURAKLAMA DÖNEMİ Empty
MesajKonu: OSMANLI DEVLETİ DURAKLAMA DÖNEMİ   OSMANLI DEVLETİ DURAKLAMA DÖNEMİ EmptyPaz Mart 15, 2009 2:56 pm

OSMANLI DEVLETİ'NİN DURAKLAMA DÖNEMİ

1. III.Murat (1574-1595), 7. III.Mehmet (1595-1603),
2. I.Ahmet (1603-1617), 8. I.Mustafa (1617-1618),
3. II.Osman(Genç) (1618-1622), 9. I.Mustafa (1622-1623),
4. IV.Murat (1623-1640), 10. I.İbrahim (1640-1648),
5. IV.Mehmet (1648)-1687), 11. II.Süleyman (1687-1691),
6. II.Ahmet (1691-1695) ve 12. II.Mustafa (1695-1703)'dır.
Köprülüler Devri(1656-1683): Padişah IV.Mehmet zamanında sırasıyla Köprülü Mehmet Paşa, Fazıl Ahmet Paşa, Fazıl Mustafa Paşa ve Merzifonlu Kara Mustafa Paşa sadrazam olmuştur.
Osmanlı Devleti İstanbul'un fethinden itibaren "Yükselme Devri" ni yaşadı. Bu parlak devir 1453'ten 1579'a kadar devam etti. 1579 yılında Sadrazam Sokullu Mehmet Paşa'nın ölümüyle baş¬layan "Duraklama Devri" 1699'daki Karlofça Antlaşması'na kadar sürdü. 16. yüzyıl sonlarında başla¬yan hafif bir duraklama 17. yüzyılda daha da arta¬rak devam etti.
Gerçi bu yüzyılın sonuna kadar Osmanlı İm¬paratorluğu dünyanın en büyük güçlerinden biridir. Devletin sınırları daha da genişlemiş, dış görünüşü eski özelliğini ve görkemini korumuştur. Fakat iç ya¬pısında çok önemli bozukluklar ortaya çıkmıştır.
A. OSMANLI DEVLETİ'NİN DURAKLAMA NEDENLERİ
Osmanlı Devleti'nin Duraklama Devri'ne gir¬mesinde etkili olan faktörler iç ve dış nedenlerden oluşmuştur.
I. İÇ NEDENLER
a. Merkez Yönetiminin Bozulması
1. İmparatorluğun Karakteri: Osmanlı impa¬ratorluğu değişik ırk, dil, din ve kültürde olan millet¬lerden meydana gelmişti. Müslüman halk impara¬torluğu yönetiyor ve yeni topraklar fethediyordu. Fa¬kat zamanla yeni fethedilen yerlerde düzenli bir sis¬tem kurulamadı. Merkezden uzak yerlerin yöneti¬minde problemler ortaya çıktı. Sınırların genişleme¬si de aynı hızla devam etmedi. Devletin kuvvetli ve adaletli yönetimi devam ettiği sürece çeşitli milletler bir arada huzur içinde yaşıyordu. Fakat devlet dü¬zeninin bozulması ve kanunların tam olarak uygu¬lanmaması hoşnutsuzluklara neden oldu.
2. Padişahların Durumu : Merkeziyetçi mut¬lak imparatorluk karakterine sahip olan Osmanlı İmparatorluğu’nda bütün güç padişahlarda toplan¬mıştı. Dolayısıyla onların durumu ülkeyi doğrudan etkiliyordu. Osmanlı padişahları genellikle ülkeyi kendileri yönetir ve sefere ordunun başında gider¬lerdi Duraklama Devri’nde bu durum ortadan kalktı.
Sokullu Mehmet Paşa öldüğünde padişah III. Murat idi (1574-1595). Bu hükümdar zayıf iradeli bi¬risiydi. III. Murat devrinde devlet yönetimine saray kadınları karışmaya başladı, l. Ahmet (1603-1617) çocuk yaşta, 14 yaşında, hükümdar oldu. Bu zama¬na kadar şehzadeler sancağa çıkıp tecrübe kaza¬nırken l. Ahmet bundan mahrum kalmıştı, l. Mustafa (1617-1618) ve (1622-1623) yıllarında iki defa padişah olmasına karşılık hükümdarlık yapacak durumda değildi. II. Osman (1618-1622) iyi niyetli olmasına karşılık devlet yönetimi konusunda tecrü¬besizdi. II. Osman'da 14 yaşında hükümdar olmuş¬tu. IV. Murat (1623-1640) XVII. yüzyılın en değerli padişahı olmasına karşılık yeterli devlet adamları¬na sahip değildi.
l. İbrahim (1640-1648) uzun yıllar sarayda ka¬fes hayatı yaşadığından hükümdarlık konusunda çok eksikti. IV. Mehmet (1648-1687) yedi yaşında padişah oldu. Devlet işlerini tamamen Köprülülere bıraktı. Bu devrin Osmanlı padişahları devlet yönetimini kendi ellerinde tutmuyorlar ve ordunun başın¬da sefere gitmiyorlardı.
3.Veraset Usûlünün Değişmesi : Osmanlı Devleti'nin veraset yönetimi Duraklama Devrinde değişikliğe uğradı. Osmanlı klasik devrinde farklı olarak, l. Ahmet zamanında (1603-1317) padişahlı¬ğın babadan oğla değil, Osmanlı hanedanı içinde "ekber ve erşad" yani en büyük ve en akıllısına geçmesi esası benimsenmiştir. Bu sistemin kabu¬lünden sonra şehzadelerin sancağa çıkma usûlü kaldırılmış, onun yerine kafes usulü getirilmiştir. Sancağa çıkma usulünün kaldırılmasıyla şehzade¬ler saraya hapsedilmiş, yönetim konusunda tecrü¬be kazanmadan padişah olmuşlardır.
 Sancağa çıktıktan sonra hükümdar olan son padişah III. Mehmet'tir. Kafesten tahta çıkan ilk hükümdar da l. Ahmet'tir.
{OSMANLI VERASET SİSTEMİDEKİ DEĞİŞMELER:
* Osman ve Orhan Beyler zamanında ülke hükümdar ailesinin ortak malı idi.
* I.Murat'tan itibaren ülke sadece padişah ve oğullarının sayıldı.
* Fatih Sultan Mehmet en güçü olanın tahta geçme anlayışını getirdi. (Kardeş katliyle amaç ülkenin birliğini sağlayarak bölünmesini önlemek ve en güçlü olanın başa geçmesini sağlamaktı.)
* I. Ahmet(Duraklama Devri) döneminde yapılan değişiklikle Osmanlı Hanedanı içinde en yaşlı ve akıllı olanın (EKBER ve ERŞED) padişah olması esası benimsendi.}
4.Devlet Adamlarının Yetersizliği : Bu dö¬nemde devlet adamlarının pek azı makamlarının gerektirdiği tecrübe ve bilgiye sahiptir. Önceki de¬virlerdeki gibi devlet adamlarında tecrübe ve bilgiye bakılmadan rüşvet ve iltimasla devlet makamları dağıtılmıştır. Sadrazamlar görevlerinde fazla kala¬mıyorlar ve azlediliyorlardı. XVII. Yüzyılda bu göre¬ve 61 kişi gelmiştir. Bunlar içinde sadrazamlık göre¬vinde dört saat kalanlar bile vardı. Halbuki bu za¬mana kadar geçen üç yüzyılda Osmanlı Devleti'nde 55 sadrazam görev yapmıştır.
S.Saray Kadınlarının Yönetimde Etkili Ol¬maları: Padişahların çocuk denilecek yaşta hüküm¬dar olmaları anneleri yani Valide Sultanların devlet yönetiminde etkili olmalarına neden olmuştur. Vali¬de Kösem Sultan ve Turhan Sultan bu dönemin meşhur şahsiyetleridir. Ayrıca padişah hanımlarının ve cariyelerin de yönetimde etkileri görülmüştür.
b) Eyalet Yönetiminin Bozulması :
Eyaletlere iltimas (kayırma) ya da rüşvetle ta¬yin edilen valiler, kadılar ve diğer görevliler bilgi ve tecrübe bakımından yeterli değillerdi. Bunlar gittik¬leri yerlerde halkı soyuyorlar, merkeze iyi görünmek için de bol bol hediyeler gönderiyorlardı. Her tarafta eşkıyalar türedi. Geniş ölçüde ayaklanmalar mey¬dana geldi. Halkın can, mal ve namus güvenliğinin kalmaması Osmanlı yönetiminde yeni problemlere neden oluyordu. XVII. yüzyılın başında I. Ahmet ta¬rafından çıkarılan "Adaletnâme" de bu durumun ön¬lenmesi için gerekli tedbirler belirtilmiştir.
c) Ordu ve Donanmanın Bozulması(Seyfiyenin Bozulması):
1- Devşirme Sisteminin Bozulması : Bu dö¬nemde Kanun-u Kadim'e aykırı olarak Yeniçeri Ocağı'na rast gele kişiler alındı. Yeniçerilerin sayısı artarken değerleri azaldı. III. Murat oğullarının sün¬net düğününde halkı eğlendiren bazı Hıristiyan hokkabaz ve cambazları Yeniçeri Ağası Ferhat Ağanın karşı çıkmasına rağmen ocağa aldı. Böyle¬ce o zamana kadar uygulanan devşirme sistemi bo¬zuldu. Devşirme sisteminin uygulanmaması sonu¬cunda askerlikle ilgisi olmayan kişiler ocağa girmiş ve ocağın disiplini bozulmuştu.
2- Yeniçeri İsyanlarının Artması : Özellikle XVII. yüzyılda yeniçeriler sık sık ayaklanarak ülke¬de askeri diktatörlük kurdular. Çıkardıkları isyanlar¬la istediklerini yaptırmaya başladılar. II. Osman'ın öldürülmesinden sonra etkilerini gittikçe artırdılar. Bu dönemden itibaren "Ocak devlet içindir" anlayı¬şının yerine "Devlet ocak içindir" anlayışı aldı. Bu durum II. Mahmut devrinde Yeniçeri Ocağı'nın kal¬dırılmasına kadar devam etti.
3- Eyalet Askerlerinin Öneminin Azalması :
Kapıkulu askerlerinin bozulduğu sırada eyalet as¬kerleri de tımarlarının dağıtılmasındaki adaletsizlik ve haksızlık yüzünden eski güçlerini kaybettiler. Dir¬likler beylerine, sancak beylerine ve savaşçı eyalet sipahilerine verilmesi gerekirken askerlikle ilgisi ol¬mayan saray mensuplarına ya da para bulmak ama¬cıyla mültezimlere veriliyordu. Dirlik sahipleri dirlikle¬rinin bulunduğu sancaklarda oturmuyorlardı.
XVI. yüzyılda tımarlı sipahilerin sayısı 140 bin kişi iken XVII. yüzyılda bu sayı yetmiş bine düş¬müştü. Bütün bunlar Osmanlı Devleti'nin hem aske¬ri kuvvetten mahrum kalmasına, hem de imparator¬luk ekonomisinin temeli olan tarım ve hayvancılığın gerilemesine neden olmuştur.
Tımarların ( Dirlik topraklar) dağıtımındaki adaletsizlik Tımarlı ordusunun bozulmasına,Tımarlı sipahilerin sayısının azalmasına, buna karşılık devletin daha fazla maaşlı asker(kapıkulu) almasına sebep oldu.
AÇIKLAMA: Bu durum sadece ordunun bozulmasına değil, ekonomik, sosyal ve idari alanda bir problemin doğmasına sebeb olmuştur.
4- Osmanlı Donanmasının Bozulması : Os¬manlı donanması Barbaros Hayreddin Paşa'nın ve¬fatından sonra yerine denizci olmayan Sokullu Mehmet Paşa'nın tayin edilmesiyle XVI. yüzyılın ikinci yarısında bozulmaya başladı. Bundan sonra da denizcilikle ilgili olmayan kişiler donanmanın ba¬şına getirildi. Girit'in fethinden sonra da donanmaya önem verilmeli.
5. Askerlik Konusunda Avrupa'daki Geliş¬melerin Takip Edilmemesi: Avrupa'da XV. ve XVI. yüzyıllarda ordu ve donanma konusunda önemli ge¬lişmeler meydana geldi. Bu gelişmeler sonraki dö¬nemlerde de devam etti. Osmanlı Devleti ise XVIII. yüzyıla kadar bu gelişmelerden habersiz kaldı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://cayirhangurbetciler.editboard.com
 
OSMANLI DEVLETİ DURAKLAMA DÖNEMİ
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» OSMANLI DEVLETİ KURTULUŞ DÖNEMİ
» OSMANLI DEVLETİ SİYASİ TARİHİ
» OSMANLI DEVLETİNDE DAĞILMA DÖNEMİ
» OSMANLI DEVLETİNDE KÜLTÜR VE MEDENİYET DÖNEMİ
» II.MEŞRUTİYET DÖNEMİ

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
CAYIRHAN GURBETCİLER :: TARİH COĞRAFYA :: OSMANLI DEVLETİ-
Buraya geçin: